Yerli Yazılım
Son dönemlerde birçok ortamda yerli yazılım, milli yazılım konusu konuşuluyor. Teknolojik üretimlerde ülke olarak istenilen noktada olamasak da, en azından yerli yazılımlar üreterek ülkenin kalkınmasında olumlu etki oluşturmak herkesin ortak gayesi. Genç, dinamik ve üretken bir ülke olarak bu fırsatı yakalayabilecek potansiyele sahip olduğumuzu kolayca söyleyebiliriz. Yeter ki bu yazılımların geliştirilmesi için gerekli şartlar oluşsun ve bu süreç desteklensin.
Bu yazımda yerli yazılımların geliştirilmesi için bana göre hangi şartların sağlanması gerektiğini aktarmak istiyorum.
• Farklı sektör ve Müşterilere cevap verebilme: Ülkemizde genelde yerli yazılımlar tek bir müşteri için tasarlanıp, sonra başka müşterilere adapte ediliyor. Her firmanın ve sektörün farklı ihtiyaçları olduğundan, bu yazılımlar genelde diğer müşteri implementasyonlarında başarısız oluyor. Bunun önüne geçilebilmesi için, esnek ve uyarlanabilir yazılımlar, daha ilk müşteri için ürünü geliştirirken tasarlanmalı, farklı sektör ihtiyaçları da altyapıya eklenebilir şekilde tasarımlar yapılmalı. Ne yazık ki, birden fazla firmada kullanılan bir yazılım müşterisiyken, başka müşterinin ek geliştirmesi, güncelleme ile çalıştığım firmaya da geldi ve bu mevcut süreçlerimizi bozulmasına sebep oldu. A müşterisi için yapılan değişikler B müşterisini etkiliyorsa, burada büyük bir altyapı sorunu var demektir. Üretilen yazılımlarda ortak ve müşteriye özel bölümler oluşturulabilmesi, bu durumların önüne geçilmesi adına oldukça önemli. Esneklik, hızlı değişen iş dünyasının yazılımlardan beklediği en kritik özelliklerin başında.
• Yerli Yazılımların İhraç edilecek Kalitede olması: Üretilecek yerli yazılımlar, yurt dışındaki müşterilere de pazarlanabilir kalite ve seviyede olmalı, yurt dışı firmalarına da uygun bir şekilde yazılmalıdır. Örnek olarak, farklı dil seçeneklerini destekleyecek hem arayüz, hem de metin altyapısı olması gerekiyor. Firmaların yazılımdan beklediği tüm süreçler istenilen düzeyde hazır olmalı ya da hızlıca hazır hale getirilebilir olmalı.
• Satış sonrası Destek: Bence burası en kritik nokta. Çünkü yerli yazılımlar, sizi müşteri ağına ekledikten sonra, tek bir tedarikçiye mahkum olmanızdan faydalanıp, hizmet seviyelerini oldukça düşürüyorlar. Acil durumlarda bile istenen destek sağlanamayabiliyor ve müşteriler bu durumdan mağdur olabiliyor. Bu durum da uzun vadede müşteri memnuniyetsizliği oluşturuyor ve müşterilerin daha fazla çözüm ortağı bulabileceği global yazılımlara yönlenmesine sebep oluyor. Bu durumu engellemek adına, yerli yazılım firmaları, proje ve destek ekiplerini iyi organize etmeli ve bu ekiplere gerekli insan kaynağını sağlamalıdır.
• Süreklilik: Ürünü geliştiren ve ürüne proje sonrası destek veren firmanın sürekliliği çok önemli. Firma yöneticileri, yazılım tercihi yaparken, hem projeyi hem de proje sonrası ürünün tüm ömrünü değerlendirdiklerinden, süreklilik gösteren firmalar, yeni açılan ve geleceği daha riskli olan rakiplerine göre daha avantajlı olacaktır. Firmaların sürekliliğini sağlayabilmesi için yukarıda belirtilen özellikleri sağlamaları gerekmektedir.
• Gerçekten Yerli Olma: Bazı firmalar, internetteki açık kaynak kodlu programların arayüzlerini değiştirerek yerli yazılım ürettiklerini iddia ediyorlar. Bu hem müşteriyi, hem de firmayı küçük duruma düşürebilecek bir durum ama maalesef ülkemizde bu tarz projeler yapılıyor ve bu tarz yazılımlar yerli ya da milli yazılım olarak lanse ediliyor. Bu bilgiye sahip olan kişiler tabi ki bu duruma itibar etmiyor. Bu yazılımlar ülkeye herhangi bir katkı getirmeyecektir.
Yukarıda yazılan maddelerden hepsini ya da en azından çoğunluğunu sağlayan firmalarımız var, bu firmaların yurt dışındaki satışları ülkemize değer katıyor. Bazı yazılım firmaları da henüz yurt dışına satış yapamasa da, global rakiplerine en azından ülkemiz için birer alternatif oluşturuyor. Global yazılımlara alternatif olmak isteyen yerli firmalar için de bu firmaları gözlemleyip, kendi stratejilerini üretebilirler.
Bu yazıda yerli yazılımlar için genel stratejiyi anlatmaya çalıştım. Örnek yazılımları ve hikayelerini başka bir yazının konusu olarak ele alacağım.